Bahçeli sosyal medya hesabından 17 Nisan'da yaptığı paylaşımda "CHP zaten fiili vesayet ve kayyum yönetimiyle kendi kendini yiyip bitiren canlı bir organizmaya dönüşmüştür" dedi.CHP ve yönetimini "bitmiş bir hikayenin siyaset ayağı" olarak nitelendiren Bahçeli, "bu zihniyetten hayır gelmesinin absürt bir beklenti olduğunu" savundu.CHP'ye kayyum atanması ihtimali, kurultayın iptali için açılan davalarla gündeme gelmişti.
16 Nisan'da X hesabından kayyum atanacağına dair bir paylaşım yapan eski Taraf yazarı Rasim Ozan Kütahyalı ise gözaltına alındı.
Eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve bazı delegelerin CHP'nin 4-5 Kasım tarihlerinde yapılan 38. Olağan Kurultayı'nın iptali için açtığı dava 26 Mayıs'a ertelendi.
Mahkeme, davanın ilk duruşmasının 17 Nisan'da yapılmasını kararlaştırmıştı.
Lütfü Savaş ve bazı delegelerin ayrı ayrı açtığı davalar, İzmir delegesi Hatip Karaaslan'ın Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açtığı dava dosyasıyla birleştirildi.
CHP, iddialara ilişkin yanıtını mahkemeye sundu.
CHP'nin yanıt dilekçesinde, yasal mevzuat gereği, kurultay kararlarına, kurultay tarihinden itibaren üç ay içinde dava açılabileceği ifade edildi.
CHP ayrıca, delegelere para karşılığında oy kullandırıldığına ilişkin iddiaların "duyuma dayalı iftira" niteliğinde olduğunu savundu.
Dava daha sonra 26 Mayıs'a ertelendi.
CHP'nin hukukçu kurmayları, Savaş ve bazı delegelerin açtığı davaların daha önce iki kez reddedildiğine dikkat çekerek, "Velev ki 38. Olağan Kurultay'la ilgili bir sıkıntı var. 4 Nisan'da 21. Olağanüstü Kurultay'ı yaptık. Dolayısıyla, 38. Kurultay için yapılan başvurular geçersiz kalmış oldu" görüşünü dile getirdiler.
CHP'ye kayyum söylentisi nasıl çıktı?Bugünkü duruşma öncesinde Ankara'da polis izinlerinin iptal edildiği iddialarının yanı sıra CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve Ankara İl Başkanlığı'nın milletvekillerini Genel Merkez'e çağırması "CHP'ye kayyum atanacak" söylentisine yol açtı.
İçişleri Bakanlığı 16 Nisan'da günü sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada izin iptallerinin, belli aralıklarla yapılan "huzur ve asayiş" uygulamalarıyla ilgili olduğunu duyurdu.
Ankara Valiliği de açıklamasında izin iptallerini rutin bir uygulama kapsamında olduğunu, "Başkaca bir anlam çıkarmanın iyi niyetten uzak" olduğunu vurguladı.
Kayyum söylentilerine neden olan ikinci gelişme ise CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve CHP Ankara İl Başkanlığı'nın milletvekillerini "Ekrem İmamoğlu'na özgürlük için bir imza da sen at" kampanyası kapsamında milletvekilleri ve partililerin CHP Genel Merkezi'ne davet etmesiydi.
Bazı gazeteciler ve sosyal medya kullanıcıları bu çağrıyı "kayyuma karşı önlem" olarak yorumladı.
CHP İstanbul Milletvekili Cemal Enginyurt ise katıldığı televizyon programında, genel merkeze Ankara'da bulunan milletvekillerinin çağırıldığını, gerekçesinin de imza kampanyası olduğunu açıkladı.
86 isim ifadeye çağrılmıştıAnkara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'nda delegelere "para karşılığı oy kullandırıldığı" iddiasıyla başlattığı soruşturma da devam ediyor.
Başsavcılık, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, tutuklu bulunan ve görevden uzaklaştırılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Buğra Çelik ile bazı gazetecilerin de aralarında bulunduğu 86 kişinin ifadesine başvurulmasını kararlaştırdı.
Başsavcılık, Ankara Emniyet Müdürlüğü Mali Şube'ye talimat göndererek söz konusu 86 kişi hakkında tanık beyanları, MASAK raporu, SGK kayıtları ve tapu kayıtları dikkate alınarak savunmalarının alınmasına başlanmasını istedi.
YSK 21. Olağanüstü Kurultay'ın iptal istemini reddetmiştiÖte yandan Yüksek Seçim Kurulu (YSK), CHP'nin 6 Nisan 2025'te gerçekleştirdiği 21. Olağanüstü Kurultayı'nın iptali istemini reddetti.
Akademisyen Kemal Çiftçi, CHP'nin 6 Nisan 2025 tarihinde yapılan 21. Olağanüstü Kurultayı'nın iptal edilmesi ve yeniden yapılması talebiyle Çankaya İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı'na başvurmuştu.
Çankaya 4. İlçe Seçim Kurulu, CHP'nin 21. Olağanüstü Kurultayı Başkanlık Divanınca, Genel Başkan, Parti Meclisi, Bilim Kültür Sanat Platformu ve Yüksek Disiplin Kurulu aday listelerinin kesinleştirilerek, mühürlenip oy pusulasına dönüştürülmek üzere seçim kuruluna teslim edildiğini belirtmiş; Çiftçi'nin iddialarının belli bir delile veya belgeye dayanmadığı gerekçesiyle itirazın reddi yönünde karar vermişti.
Tam kanunsuzluk iddiasıyla YSK'ya taşındıAncak Çiftçi'nin Çankaya İlçe Seçim Kurulu'nun kararının "tam kanunsuzluk nedeniyle kaldırılarak, seçimin yenilenmesine karar verilmesi" istemi üzerine, itiraz YSK'ya taşındı.
YSK, CHP'ye de ulaşan kararında, ''Çankaya 4. İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı kararı kesin olduğundan ve tam kanunsuzluk hali de bulunmadığından talebin kesinlik'' nedeniyle reddine karar verdi.